Powered By Blogger

26 Temmuz 2020 Pazar

Günlük blog yazıları 11...


     İphone 7 plus ya da 8 plus almayı düşünüyordum. Ama piyasada şu anda plus yokmuş. Bende İphone’un diğer telefonlara bir göz gezdirdim. İphone XR hoşuma gitti. Hem büyük ekran hem de aşağı yukarı plus fiyatında. Bakarsın ondan alabilirim.

     İspanya’da koronavirüs vakaları tekrar artış göstermeye başlamış. Bu nedenle tekrar maske takma zorunluluğu getirilmiş. Biz en iyisini yapmışız. Maske takma zorunlu diyerek. Bu arada bu virüs ne zaman bitecek ya?

     Önüne gelen YouTube kanalı açıyor. Ben bile açtım. Hepimiz parayı vurma derdindeyiz. Ama öyle bi hevesle açılan şeyler hep hüsran be. İnsanlar kanallarına yıllarını vermişler ve bir yerlere gelmişler. Adamlar hak etmiş. Bakalım YouTube kanal açma aşkımız ne zaman sona erecek?

Günlük blog yazıları 10...


     Dün İnstagram’da bir fotoğraf paylaştım. Arkadaşlarımdan biri, “Yaşlanmışsın” dedi. Öyle dedikten sonra fotoğrafıma baktım, “Harbiden yaşlanmış mıyım?” diye. Yaşlanmadığıma kanaat getirdim sonra içim rahatça.

     İnstagram’da ne kadar takip ettiğim siyasi hesap varsa hepsinin takibin bırakıyorum bir bir. Menfaatçi çekişmeleri moralimi bozuyor. Her iki tarafında. Bundan sonra moralimi bozmalarına izin vermeyeceğim.

     İnsan hemen sıkılan bir varlık. Aynı şeyleri yapmaya başlayınca hemen bir sıkıntı basıyor. Artık hafta sonları dışarı çıkıp, bir şeyler içip vakit geçiriyorum. Evde dura dura sokakları çok özledik zaten. Ama bu oturmalar da sıkmaya başladı. Daha başka, daha başka şeyler istiyor gönül. İnsan her hafta farklı şeyler yapabilir mi ki?

24 Temmuz 2020 Cuma

Günlük blog yazıları 9...


     Bir önceki yazımda Ayasofya camindeki ilk namazın canlı yayınlanıp yayınlanmayacağını merak ettiğimi söylemiştim. Evet, canlı yayınlandı. Hem de tüm haber kanalları canlı yayınladı. Tarihe tanıklık etmek için ben de bu canlı yayını takip ettim.

     Artık klasikleşmiş bir söylem vardır: “Bu dünyaya çocuk getirilir mi?” diye. Bu yaşadıklarımızdan sonra bunu ciddi ciddi düşünmeye başladım. Bir çocuk için o kadar tehlikeler var ki. İşin en acı tarafı: Bu tehlikeler ailenin içinden de geliyor. Anne-babalar çocuklarını kimden koruyacaklarını şaşırdılar resmen.

     Bu aralar hiç film izleme iştahım yok. Ama bazı zamanlar ise devamlı film izlemek istiyorum. Galiba bu durum, benim bir film izleme kültürümün olmamasından kaynaklanıyor.
     


Günlük blog yazıları 8...


     Bugün tarihi günlerden biri. Ayasofya Cami, bugün kılınacak Cuma namazı ile ibadete açılıyor. 

     Haber kanalları devamlı Ayasofya’ya canlı bağlantılar yapıyorlar. Halk ise Ayasofya civarında dün geceden beri beklemekte. 

     Saat 10:46 geçiyor. Her geçen dakika kalabalığın arttığı söyleniyor. İlk namaza 500 davetli kılacak. 

     Bu durum tartışmaları da beraberinde getirdi tabi. Benim merak ettiğim ise: İlk namaz televizyonlardan canlı yayınlanacak mı?

23 Temmuz 2020 Perşembe

Günlük blog yazıları 7...


     Günlük blog yazıları bloğumu büyük bir hevesle açmıştım. Hemen çok okunmaya başlar diye düşünmüştüm. 

     Ama bırak okunmayı Google’da indekslenmiyor bile. İndeks alması için yok bu yapılacakmış, yok şu yapılacakmış falan filan. 

     Hiç uğraşamam. Ben devamlı resim aramaktan bıktığım için artık yazılarıma resim koymayan adamım. Buna mı takılacağım? 

     Ben yazarım. İster indeks alır ister almaz. Umurumda değil. Ama ne zaman indeks almaya başlayacak, yani Google’dan organik ziyaretçi gelecek merak etmiyor da değilim hani.

22 Temmuz 2020 Çarşamba

Günlük blog yazıları 6...


     Bizim buradaki A101’in devamlı iç dekorasyonunu değiştiriyorlar. Bir türlü karar veremediler. Bir zaman çitosları bir yerde buluyorsun, bir başka zaman bambaşka bir yerde. Ama bu sefer ki daha bir ferah olmuş. Geniş geniş.

     Markette tam kasaya giderken, pat önümde dolu bir market arabası peydah oluyor. İçimden, “Benim birkaç şeyim var. Siz dünyaları almışsınız. İzin verirseniz ben hemen geçeyim” demek istiyorum. Ama demiyorum tabi. Şu da var ki: Dolu market arabasının kasadan geçmesi de o kadar uzun sürmedi.

    Bu aralar en çok söylediğim şey: Bizi sömürüyorlar. Yaptığımız işlerin karşılığı asla 2 bin 324 lira değil. Buna bir dur demem lazım ama nasıl?

21 Temmuz 2020 Salı

Günlük blog yazıları 5...


     Norm Ender’in Konu Kilit şarkısında söylediği, “Bu sene kıymete bindi bizim hip hop kültürü” sözünü düşündüm. Hakikaten ne oldu da bu sene hip hop ya da rap patladı gitti?

     Bu aralar Elanur’un Sakin şarkısını çok dinliyorum. Onu da yeni tanıdım. Trendlerde görünce dinledim ve beğendim.

     Ölmeden önce yapılacaklar listesi yapsam mı diye düşünüyorum. Bu tür listelere karşı ön yargılıydım ama artık düşüncem değişmeye başladı.

     Kişisel gelişimciler olsun ya da hayatta belli bir noktaya gelmiş, bir şeyler başarmış olan insanlar olsun dedikleri şey: “Yurt dışına çıkın. Yeni yerler görün” Tamam, iyi güzel de. Bu insana neler katıyor, bunun üzerine derin bir analiz yapanı görmedim.